KÜTLEÇEKİM ALANININ HELEZONİK BİR YAPIDA OLMASI VE LAVABODAN AKAN SUYUN NEDEN BURGAÇ YAPARAK AKTIĞI ÜZERİNE

 

Dünya üzerinde lavabodan boşalttığımız su neden helezonlar çizerek akmaktadır. Kuzey ve Güney yarımküredeki burgaç (kıvrılma) yönünün ters yönde olmasıyla açıklanabilir. Yani kuzey yarımkürede sağdan sola kıvrılarak dünyanın merkezine yönelen Kütleçekimi Dalgaları; güney yarımkürede ters yönde, soldan sağa doğru kıvrılarak merkeze yönelmektedir. İşte bu da ancak, kütleçekimsel elektromanyetik dalgaların Helis (Helezonik) yapıda olması ve Dünya yüzeyindeki katı ve sıvı tüm cisimleri bu şekli almaya zorlayarak çekime uğrattığının bir göstergesidir. Katı ve yekpare bir cismi bu şekilde düşmeye yönlendiren kütleçekim dalgası, cismin moleküllerini ayrıştırıp burgaç haline getiremez. Fakat sıvı ve akışkan bir maddenin molekülleri daha zayıf bağlara sahip olduğu için çekim dalgaları sıvı bir durgun kütlenin yere düşmesinde ona bu helezonik şekli verebilmektedir. Ayrıca bazı deniz kabukları ve yeryüzünde fosilleri bulunan bazı canlı kalıntılarında ve canlılarda bulunan bazı hücre yapılarında (DNA gibi) da bu helezonik şeklin bulunması kütleçekimi dalgalarının bu cisimleri yüzyıllardır şekillendirmesi sonucu oluşmaktadır. Çekime karşı koyamayan bu yapılar, mecburen kütleçekimsel (Gravitasyonel) dalgaların yapısını almaktadır.

Aşağıdaki grafiklerde bu helezonik şekilleri daha iyi görebiliriz: