Reel eksen boyunca gamma fonksiyonunun 3-boyutlu grafiği.

Gamma fonksiyonunun birleşik alan teorisindeki önemi ise, sınırlı bir değer aralığında, örneğin 0 ila 1 gibi tanımlanmış bir bölgede sonucu sonsuz çıkan alan bileşenlerini bir seri toplamı şeklinde değeri sınırlı bir değere yakınsayacak şekilde ayrık olarak ifade edebilmesidir. Dolayısıyla bu fonksiyon, yukarıdaki grafikten de daha iyi bir şekilde görüldüğü gibi, r=0 yani atom merkezinde topaklanmış büyük bir manyetik monopol kütlesi ile onun içerisinde hapsolan diğer partiküllere ait diferansiyel kütle ve enerji bileşenlerini ifade etmek için kullanılabilecek çok iyi bir araçtır. Örneğin, bu tekillik noktası civarında;

şeklinde bir kütle-enerji dağılımı olduğunu düşünürsek Gamma fonksiyonunun parçalı yapısının önemini daha iyi anlarız. Bazı elektromanyetik alan ifadelerinde Dirac-delta dağılım fonksiyonu kullanılmasına rağmen, birleşik alan ifadelerinin kapalı ve sınırlandırılmış bir uzay-zaman içerisinde tanımlanması için en iyi yol Gamma fonksiyonunu kullanmaktır. Dolayısıyla, Kuantum yumurtası şeklindeki manyetik monopol yüzeyini tanımlayacak ve bu yüzey üzerindeki gravitonlara denk düşen kuantum sicim dalgalanmalarını tanımlayabilecek en iyi matematiksel operatör Gamma fonksiyonu ve matrisleri olmaktadır. Buna göre Dirac denklemini gamma fonksiyonuna göre yeniden düzenlersek;

olur ki, bir sonraki başlık altında bu gamma tansörünün Elektromanyetizma ile Güçlü ve Zayıf çekirdek kuvvetlerinin birleşiminde önemli bir rol oynadığını göreceğiz. Ayrıca bu tansörün bir diğer avantajı da, Feynman diyagramlarına uygun bir biçimde parçacık etkileşmelerinin gösterilebilmesine izin veren altyapıyı sağlamasıdır. Şimdi Dirac denklemini;

Klein-Gordon kütleçekim alanı denklemine göre 5-boyutlu olacak şekilde modifiye edersek;

ve şeklinde 4×4 bir birim özdeşlik matrisi olmak üzere ve;

Metrik tansör olmak üzere;

şeklinde 4×4 bir birim özdeşlik matrisi olmak üzere, toplam 16 birim elemandan oluşan bir uzay-zaman yapısı teşkil edilmiş olur ki, Birleşik alan denklemlerinde Dirac uzayına göre , şeklinde 5-boyutlu 4×4 Gamma matrislerini ve Pauli matrisi Gamma matrisleri cinsinden şeklinde ifade edilmek üzere, ve şeklinde olmak üzere toplam 15 alan bileşeni olduğu göz önüne alınırsa, bu 4´4 uzay-zaman modelinin alan bileşenlerimizin tamamını ifade etmek için yeterli olduğu anlamına gelmektedir. Bu matrislerin tamamı aşağıda gösterilmektedir:

Dirac denklemine ilişkin Gamma matrisleri Tansör formu

 

Metrik tansörün elemanlarının çoğunun negatif olduğu (λ=-1) durumda yukarıda elde ettiğimiz Dirac uzayı 5-boyutlu uzyumurta yüzeyi şeklinde PARABOLOİD bir uzay-zaman yüzeyi belirleyecektir ki, bu durumda Metrik tansör ve Dirac denklemi;

ve

şeklinde olacaktır.

Dikkat edersek denklemin katsayısının önündeki (-) işareti, uzay-zamanın kendi içerisine kapanacağını, yani kapalı bir uzay-zaman modelini öngörür. Dolayısıyla, matematiksel olarak Gradyan ve Diverjansın temel teoremleri ile Poynting enerji teoreminden de biliyoruz ki, bu eksi işareti alan bileşenlerine ait enerji akışının bu topolojik yüzeyin içerisine doğru akışını öngörür ki, bu durumda bu uzay-zaman yapısının aynı zamanda bir tekillik noktası olduğunu öngördüğü gibi, madde ve enerji akışının da bu kapalı hacim içerisinde toplanacağını öngörür. Teorimizin ilerleyen kısımlarında bu topolojik uzay-zamanı belirleyen yüzeye KUANTUM YUMURTASI veya MANYETİK MONOPOL MODELİ adını vereceğiz.

Dirac denklemleriyle belirlenen eğri uzay-zaman ait alan tansörleri kapalı ve sınırlı bir enerji bandı içerir. Dirac denklemindeki eksi işaretinden kaynaklanan bu kapalı ve sınırlı enerji bandı, manyetik monopol tekillik yüzeyindeki enerji topaklanmasına işaret eder ki, bu da matematiksel olarak Poynting teoremine ve ayrıca Gradyan ve Diverjans teoremlerine göre, atomdaki toplam enerji miktarının bu kapalı alan içerisinde, yani PARABOLOİD şeklindeki KUANTUM YUMURTASI yüzeyinde hapsolması ve enerji akışının bu yöne doğru olması anlamına gelir. Dolayısıyla, modelimizi üzerine inşa ettiğimiz bu 5-boyutlu yüzey, enerji akışının yoğunlaştığı bu tekillik noktası civarında, birleşik alan teorisine ait tüm alan bileşenlerini içerecek bir yapı sergileyecektir.